Türkisch | Englisch | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | karlı bir iş | a profitable business n. | ||
This is certainly a profitable business for these companies. Bu, bu şirketler için kesinlikle karlı bir iş. More Sentences |
||||
General | karlı bir iş | a lucrative business n. |
Türkisch | Englisch | |
---|---|---|
Colloquial | ||
Colloquial | üç tarafın da kazandığı/karlı çıktığı bir iş, durum, etkileşim, anlaşma | win-win-win n. |
Idioms | ||
Idioms | çok karlı bir fırsat/girişim/iş | gold mine n. |
Idioms | çok karlı bir iş yapmak | do a roaring business v. |
Idioms | daha iyi ve karlı bir iş bulmak | be on to a good thing v. |
Idioms | çok karlı bir iş yapmak | do a roaring trade v. |
Idioms | (bir şeyde) çok karlı bir iş yapmak | do a roaring trade (in something) v. |